Cumhurbaşkanı Erdoğan, Keçiören’de düzenlenen “STK ve Muhtarlar Buluşması” programında konuştu.
Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar:
Sevgili Ankaralılar, Keçiören’in değerli güzel insanları, sivil toplum kuruluşlarımızın değerli temsilcileri, sevgili muhtarlarım, sizleri sevgiyle selamlıyorum.
Buradan sokaklarıyla, sokaklarıyla, evleriyle tüm Keçiören’i selamlıyorum.
Tüm Ankaralı kardeşlerime selam ve sevgilerimi gönderiyorum. Sizlerle hasreti gidermek benim için büyük bir zevk. Bu kardeşiniz Keçiören’de misafir değil, misafirdir. Yıllarca memur evlerinde yaşadım, komşu oldum. Gün oldu, acıyı birlikte paylaştık, gün geldi, zorluklara birlikte göğüs gerdik. 12 yıl boyunca acısıyla tatlısıyla çok güzel günlerim oldu. Hiçbir zaman bağlarımızı koparmadık. Fırsat buldukça Keçiören’e geldik.
“SİVAS’TA 100 BİN KİŞİYİZ”
Keçiörenli kardeşlerimin o dik duruşunu seçimlerde hep gördük. Keçiören pazara hazır mı? Kapı kapı gezmeye hazır mıyız? Pazar günü Kemal Bey’e gerekli dersi vereceksiniz.
Bugün rahmet yağıyordu, bu yüzden bu toplantıyı içeride yapmak zorunda kaldık. Açıkta yapsaydık 60 bin kişiyi toplardık. Şimdi sandıklarda toplayacağız. Dün Sivas’ta 100 bin kişi vardı, yiğitler coştu. Ankara bu kez pazar günü sandıkları dolduracak. Hesapları çevireceğiz. Buna hazır mıyız? 53’ü geçen oy oranıyla Meclis’te Cumhur İttifakı diyerek Kemal Bey’in bütün hesabını alt üst ettiniz.
“CHP BUNUNLA HAYATTA KALABİLİR Mİ?”
Bu ne anlama geliyor, yasama organı olarak Cumhur İttifakı içindeyiz. Milletimiz de meclis sözlerini ayaklarının altına sağlamlaştırmıştır. Cumhur İttifakı ile devam edin dedi. Eski Türk günlerine dönme tekliflerini reddetti. Koltukları paylaşıyorlar. 1 puana ulaşan bazı partiler kendisinden 40’a yakın milletvekili aldı. 1 puan. Bu ne iş? Bu ne tür bir muhasebeci? CHP bununla ayakta kalabilir mi? Oğlunuz Erdoğan’a sahip çıkar çıkmaz Pazar günü inşallah 323 milletvekili oyu ve milletvekilliği ile açığız. 21 yılı farklı bir biçimde sürdürecek, Türkiye’nin geleceğini biz kuracağız. Türkiye’nin Yüzyılını sizinle birlikte kuracağız. Milletimiz, Kandil ve Pensilvanya’da iktidar yolu arayanlara kırmızı kart göstermiştir. Kandil’in sokaktaki eşyalarından teröristlerden emir alıyorlar. Allah’tan alıyoruz. Milletimiz Londra’da ekonomisini tefecilere teslim etmek isteyenlere hadi demiş. Londra’dan 300 milyar dolar getirecekti. Ne hesap biliyorsun ne de kitap. Bildiğiniz hesapları unuttuk. IMF’den borç almamızı tavsiye ettiler. 2013 yılında IMF ile ilişkilerimizi kestik. Başbakanımız döneminde rezervlerimizi 135 milyar dolara çıkardık. Aynı kararlılıkla devam edeceğiz. Bu spekülatörlerin oyunlarına bakmayın.
Milletimiz yabancı dergi kapaklarında kendisine parmakla işaret edenlere teslim olmayacağını ilan etmiştir. İstikrarın devam etmesi gerektiğini söyleyen vatandaşlarıma teşekkür ediyorum. Milletvekilliği için gösterdiğiniz iradeyi ikinci cinse de göstermemiz gerekiyor. Hizmetlerde yasama ve yürütme uyumunun yaşanmaması çok değerlidir.
Başbakanın önüne atılan anayasa kitapçığı ülkemize büyük bir bedel oldu. Ecevit’in önüne anayasa kitapçığını atan Kılıçdaroğlu ile kol kola giren şahıs. Gençlerimiz iş bulamıyor, esnafımız iş yapamıyor, turizmcilerimiz turist bulamıyordu. Bir avuç elit dışında milletimizin tüm fertleri acı çekti. 21 yılda oluşturduğumuz inanç iklimi ile bunu tersine çevirdik.
Siz bize sahip çıktınız, biz de sizin kanunlarınız çerçevesinde haklarınızı koruduk. Güveninizi hiç zedelemedik. Dik durduk. Bu şekilde devam edeceğiz.
HAYSİYET YÖNETİCİLERİ!
Yasama, yürütme ve yargının uyum içinde çalışmasını sağlayacağız. Sizlerin desteğiyle bunu yapacağız. Oy verme irademizi göstereceğiz. Bizimle birlikte mutlaka eşimizin, dostumuzun sandığa gitmesini sağlayacağız. Zafer coşkusu yok. Vazgeçilmez sandık ve sandık, Allah’ın izniyle zafere yürüyeceğiz. Unutmayın 28 Mayıs’taki rakibimiz CHP genel başkanı değil rehavettir, yok saymaktır. Öndeyiz, nasılsa kazanacağız hissine kapılıyoruz kendimizi. Keçiören’den komşularımdan bu kez rekor bekliyorum. Sana güveniyorum. Sana inanıyorum. Beni utandırmayacağını çok iyi biliyorum. Rabbim dayanışmamızı ve sevgimizi daim eylesin. 14 Mayıs’ta hem Ankara hem de Türkiye demokrasimiz için değerli bir sınav verdi. Muhalefetin gerginlik politikasına rağmen hiçbirimizin burnu kanamadı. Onur, cellatlarına rağmen millet iradesini özgürce sandığa yansıttı.
“PSİKOLOJİK OPERASYONLAR VAR”
Milletimiz yıllarca demokrasi söylemlerini Avrupa ülkelerini kıskandıracak bir oranda iradesini ortaya koydu. İBB Başkanı, aman Allahım, ne açıklamalar yaptı. Ankara cumhurbaşkanı ile ne gibi açıklamalar yaptılar? Şimdi pazar günü hepsini sandığa gömmeye hazır mıyız? Yani durmak yok. İşte bütün bunlar, Türkiye’ye karşı diktatörlük iftirasıyla yol yürümek istediler. Karalama kampanyaları arasında Türkiye seçmeninin yüzde 90’ı olarak oy kullandı. Ruhani hareketler var. Muhalefetin meydan okuduğu saçmalıklar var. Kemal Bey akşam böbürleniyor, sabah böbürleniyor. 14 Mayıs gecesi tüm bunları çöpe attı. Diktatörlük telaffuzlarının saçma olduğunu gösterdi. Diktatör ikinci cinse bırakılırsa birinci cinste işini bitirir. Dünyada bunun birçok örneği var. Diktatörlüğe değil, milletimizin gönlünü kazanmaya hasretiz. Türk milletinin iradesinin zincirlenemeyeceğini gösterdik. Bölücülerle, FETÖ’cülerle yol yürümemesi gerektiğini gösterdik. Milletimizin ileri görüşlülüğünü tüm dost ve düşmanlara gösterdik.
O gece asla istemeyeceğimiz yalanlara tanık olduk. CHP liderini cumhurbaşkanı ilan ettiler. Geride kaldıklarını bildikleri halde öndeyiz diyerek seçmenlerini kandırdılar. Şimdi biz CHP’yi utanmadan aldattıysak, diyorlar ki, size ne oluyor? CHP’li hemşehrilerimizin bize oy vermeseler de bu muameleyi kabul etmiyoruz. Sandıklara gidip oy kullanacağım diyor, bu ne anlama geliyor? Böyle bir politika yok. Gazi onuruna CHP’ye oy veren vatandaşlarımızın da bu dayatmalardan rahatsız olduğunu, FETÖ’cülerle yapılan pazarlıklardan rahatsız olduklarını biliyoruz. Kandil’dekilerin çektikleri videoları çekip oy vermelerini istemelerinin CHP’lileri rahatsız ettiğini biliyorum.
“KANDİL’DEN DESTEKLERİ UYGULAMALARLA HOŞ GELDİNİZ”
CHP genel başkanının aylardır ses çıkarmadığı açıklamalar bunlar. Onlardan nasıl farklısın? Desteğinize ihtiyacınız olmadığını söyleyebilir misiniz? Çünkü oradan gelen destek sizin için ballı kaymak. Diğeri ise Mustafa Kemal Atatürk’e saldırıp it sürüsü demek. Kemal Bey, bir şey söyleyemezsiniz. Çünkü kapalı kapılar ardında yaptığı konuşmalar ortadadır. Hiç masadan bir itiraz duydunuz mu? İstediğin yere götürülecek bir iki cümleden başka bir itiraz duydun mu? İntikam davetleriyle ortak miting düzenlediler. 6-8 Ekim olaylarında oğlumuz Yasin Börü ve 51 Kürt kardeşimizi şehit mi ettiler? Vatandaşımızın katili Selo değil mi? Şimdi Selo’nun nesi var diyor? çıkaracağım, diyor. Orada olması beni rahatsız ediyor, diyor Kemal Bey. Bütün vatansever vatandaşlarım, bütün Türkiye onlara gereken dersi pazar günü sandıkta verecektir. PKK’nın kurulduğu köye giderek buraya bahar gelecek diyerek video çektiler. Milleti PKK’nın işaretiyle selamladılar. Kandil’den gelen destek açıklamalarını alkışlarla karşıladılar. Şimdi çıkıp bize ahlak dersi vermeye çalışıyorlar. Kemal Bey ne zaman milliyetçi oldunuz? Her numaraya sahipler. Pazar günü sandıkları onlar için siyasi mezar yapalım. 14 Mayıs’tan sonra keşfettikleri vatanseverliği seviyoruz. Halkım bunu yutmaz. Ankara’da doğudaki bölücülere çiçek atıp onlara vatan millet diyerek kimseyi kandıramazlar. 28 Mayıs’ın ülkemizdeki muhalefetin değişmesine vesile olacağına inanıyorum. 40 yıldır milletimizin huzurundayım. Kimseye ayrımcılık yapmadık. Kimseye karışmadık, yasakları kaldırdık, zulme son verdik. Kimsenin mezhebine, kılık ve kıyafetine bakmadık. Özgürlük alanını genişletmeye çalışıyoruz. Eser siyasetiyle insanımızın karşısına çıktık. Önümüzdeki 5 yılda neler yapacağımızı konuştuk. Karnemizi gösterdik ve milletimizin takviye edilmesini istedik.
